Enflasyona yönelik en büyük iki tehdit
Haber7 yazarı Dr. Ahmet Yarız, Orta Vadeli Program (OVP) detaylarına ilişkin rapor hazırladı. OVP’de öne çıkan üç konuyu detaylı bir şekilde ele alan Yarız, OVP’nin Orta vadede enflasyonun tek haneye düşürülmesi, Cari açığın sürdürülebilir bir tabana taşınması, finansman kalitesinin artırılması ve Bütçe disiplininden taviz vermeden deprem yaralarını iyileştirmeye ve afet risklerini azaltmaya odaklandığını belirtti.
Yariz, OVP’deki enflasyon hedefleri doğrultusunda, “2023 yılında yüzde 65 civarında olacağı tahmin edilen OVP enflasyon hedefleri 2024 yılında yüzde 33, 2025 yılında yüzde 15,2 ve 2026 yılında yüzde 8,5’tir. Eylül sonu itibarıyla yıllık enflasyonun bileşenleri yüzde 62 olarak açıklandı. Kısa vadede yükselişe işaret ediyor Döviz “Döviz kurlarında istikrarın sağlanması, uluslararası ve yurt içi ekonomik ve politik gelişmeler ile tarımsal üretim önümüzdeki dönemde enflasyonda belirleyici faktörlerdir. Enflasyonda ise 2023 sonundaki gerçekleşmeler ve 2024 yılının ilk çeyreğindeki bilgiler önümüzdeki dönemin yönünü belirleyecek.”Bir açıklama yaptı.
* RAPORUN TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
Kahramanmaraş merkezli depremin bütçe disiplinine de etkisiyle bütçe açığının 2023 yılında -1,6 Trilyon civarında olacağının tahmin edildiğini belirten Yarız, OVP’de yer alan ileriye dönük beklentileri de paylaştı; “Açıklığın 2024’te -2,6 Trilyon TL’ye yükselmesi, 2025 ve 2026’da ise -1,8 Trilyon TL’ye düşmesi hedefleniyor. Ocak-Eylül dönemi bütçe açığı, enflasyon ve inşaat maliyetlerindeki hızlı fiyat artışları dikkate alındığında 2023 ve 2024 bütçe açıklarının daha da artabileceği tahmin ediliyor.
TÜFE, ÜFE ve OVP Hedefleri
Yaraz, OVP’de cari süreç hesabının (MİH) 2023 yılında -43 Milyar Dolar açık vereceğinin varsayıldığını belirtti. 2024 yılında -35 Milyar ABD Doları, 2025 yılında -32 Milyar ABD Doları ve 2026 yılında -30 Milyar ABD Doları civarında olması hedeflenmektedir. CIH hesaplamasında büyüme, iç talep ve enerji fiyatları etkilidir. Ocak-Ağustos döneminde CIH geçen yılın aynı dönemine göre artarak -43 Milyar ABD Doları’na ulaştı. “Büyümedeki yavaşlama ve enerji ithalatındaki azalma dikkate alındığında 2023-2024 hedeflerinin ulaşılabilir olduğu değerlendiriliyor.”söz konusu.
TÜFE, Enerji ve Çiğ Gıda Enflasyonu
ENERJİ, EMTİA VE GIDA FİYATLARINDAKİ ZARAR GİDERİLMEDİ
Yariz, OVP’nin güçlü kurallar altında istikrarlı ve sürdürülebilir bir büyüme tabanı yaratacak sağlıklı bir makroekonomik çerçeveyi hedeflediğini belirterek, küresel gelişmelere dikkat çekti. “Gelişmiş ülke merkez bankalarının, halen yüksek seviyelerde olan küresel enflasyonu düşürmeye yönelik yüksek faiz ve sıkı para politikaları, küresel finansal koşulları zorlaştırmakta ve büyümeyi baskılamaktadır. Etkisi azalmış olsa da, Rusya-Ukrayna savaşının Türkiye’ye verdiği zarar, enerji, emtia ve gıda fiyatları henüz tam olarak ortadan kalkmadı.Çin’in “Beklenen büyüme oranının uzak kalması, küresel büyümeye yönelik tehdidin devam etmesi anlamına geliyor.”İfadelerini kullandı.
Yakın Tarihte Görülmemiş Yükselişler Yaşandı
Yariz, elektrik, emtia ve gıda fiyatlarında yakın tarihte benzeri görülmemiş bir fiyat artışı yaşandığını belirtti. “Küresel enflasyonu kontrol altına almak gelişmiş ülke merkez bankalarının öncelikli hedefidir. Sıkı para politikası ve yüksek faiz oranları bu hedefe ulaşmanın tek yolu olarak temel araç olarak benimsenmiştir. Her ne kadar küresel enflasyonda önemli düşüşler yaşansa da Savaş sonrasına kıyasla enflasyon kaygısı tamamen ortadan kalkmadı.”“Ben” dedi.
2022 ve 2023 Karşılaştırmalı Aylık Enflasyon
ENFLASYONA YÖNELİK İKİ BÜYÜK TEHDİT
Tarımsal üretimde özellikle kuraklığa bağlı verim düşüşlerinin işlenmemiş gıda enflasyonunu tetiklediğinin altını çizen Yarız, önümüzdeki dönemde enflasyona yönelik en önemli tehditlerin hem işlenmemiş gıda enflasyonu hem de enerji krizleri olduğunu vurguladı.
ENFLASYONDA KALICI DÜŞÜŞ BEKLENEN VERİLER
2024 yılının ikinci çeyreğinde gelecek bilgileri enflasyonun kalıcı olarak düşmesi için en önemli unsur olarak gören Yariz, sonuçlara ilişkin değerlendirmesinde şunları söyledi: “OVP, fiyat ve finansal istikrarı gözeten, sürdürülebilir büyümeyi hedefleyen, makroekonomik istikrarı serbest piyasa unsurları ışığında gözeten, yapısal reformları destekleyen bir anlayışı benimsemektedir. Küresel ölçekte siyasi ve mali zorlukların yanı sıra, küresel ölçekten kaynaklanan güvenlik riskleri de Suriye ve Irak yakın çevremizde olmaya devam ediyor.” Şiddetli bir dönemde ve Rusya-Ukrayna savaşının yanı sıra yayılma riski taşıyan Filistin-İsrail çatışmalarının gölgesinde açıklanan OVP, istikrarlı ve sürdürülebilir büyümenin temelini oluşturacak sağlıklı bir makroekonomik çerçeveyi hedefliyor. Pek çok ekonomik göstergenin yer aldığı OVP’nin sac sacı şunları içeriyor: 1) Enflasyonun orta vadede tek haneye indirilmesi, 2) Bütçe disiplininden taviz vermeden depremin yaralarının sarılıp afet risklerinin azaltılması ve 3) Cari açığın yukarıya taşınması. Cari açığın sürdürülebilir bir temele oturtulması ve finansman kalitesinin artırılması.söz konusu.
* RAPORUN TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
Enflasyon: Orta vadede hedeflenen tek haneli enflasyon için kural; döviz kurlarının, elektrik ve işlenmemiş gıda fiyatlarının istikrarlı olmasıdır. Eylül sonu itibarıyla yüzde 62 seviyelerinde seyreden enflasyonun yol haritasında Ekim 2023-Haziran 2024 dönemindeki gerçekleşmeler belirleyici olacak.
Bütçe Disiplini: 2023 yılı Ocak-Eylül dönemindeki bütçe gelirleri, kamu bütçesini deprem harcamalarının gölgesinden kurtardı. Deprem giderlerini ve afet risklerini azaltmak hedefi ağır bayındırlık harcamaları gerektirmektedir. Enflasyon ve inşaat maliyetlerindeki yüksek artışlar dikkate alındığında, 2023 ve 2024 yıllarında bütçe harcama hedeflerinin aşılması beklenmektedir. Bu aşımlara rağmen, bütçenin gelir yaratma kapasitesi dikkate alındığında, programda hedeflenen bütçe açıkları aşılsa bile ciddi bir sorun yaşanmayacaktır. .
Ödemelerde İstikrar: Yüksek büyüme oranı nedeniyle ithalat ve enerji fiyatlarından beslenen cari açık; İhracat ve istihdam odaklı büyüme, devam eden enerji yatırımlarının devreye girmesi, küresel enerji fiyatlarının normale dönmesi ve artan ivmeyle seyahat gelirlerinin katkısıyla 2024 ve sonrasında sürdürülebilir bir yere taşınma hedefinin gerçekçi olduğu değerlendiriliyor ve başarılabilir.
* RAPORUN TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN